Gezi Kolu Dostlarımızla birlikte gezmekten keyif alınca, mesafeleri ve süreleri her gezide biraz daha uzattık. Önce Türkiye sınırlarını aştık. Ardından Balkan Ülkeleri, Hindistan, Vietnam derken 2017 yılında, çok zor denilen bir geziyi  gerçekleştirdik. Yolların bir çoğunun, epi topu iki ay açık olduğu Norveç’i karadan dolaştık. Avrupa'nın kuzey ucuna çıktık. Olağanüstü doğal güzellikler ve değişik bir yaşam biçimi ile tanıştık.

Gezgin ruhumuz,  kaçınılmaz olarak dünyanın kuzey ucu bu kadar güzelse, güney ucuda herhalde güzeldir,  o tarafı da mutlaka görmeliyiz demeye başladı. Güney ucu hayli uzakta, bu kez şansımızı zorlamayalım diye düşünerek, karadan gezme konusunda ısrarcı olmayı bıraktık. Kruvaziyer gezilerinin üstadı Tolgar Bıyıklı dostumuza başvurduk. Ocak 2017 için Emerald Princess'in Güney Amerika seferinde yer ayırttık. Kruvaziyerlerde  kıyı gezilerinin ekonomişk olabilmesi için öneceden planlanması gereğini çok iyi bildiğimizden, görmek istediğimiz tüm yerleri kapsayan, bütçemizi de iyi kullanacağımız bir rezervasyon düzenlemesi yaptık. Gemiden alınması avantajlı olanlar ile kendi ayarladıklarımızın bir karışımı şeklinde kıyı gezileri programı oluşturduk. 

Dostluklarımızın sıcaklığı ile çok keyifli anılara dönüşen önceki gezilerimiz, kötü nazarlar çekmiş olsa gerek ki, grubumuzdaki, üç çok sevgili dostumuz, 3 – 4 aylık bir zaman diliminde bir biri ardına hastalanarak geziye katılamadılar. Gerçekten yürekten üzüldük, gezi boyunca hep bir eksiklik hissettik.

ROTAMIZ

15 Ocak 2018 Pazartesi günü İstanbul’dan başalayan gezimiz tam 17 gün sürdü. 1 Şubat 2019 sabahı İstanbul'a geri döndük. KLM'in yarattığı sorunlar dışında herşey tam planlandığı gibi kusursuz gerçekleşti. Buenos Aires de bozulan uçağın yarattığı gecikme ve KLM'in bağlantı seferlerini bildirme konusundaki ilgisizliği dönüş yolculuğunun biraz sıkıntılı geçmesine neden oldu.  Ama toplam için de bu da nazar boncuğudur diyerek çok da canımızı sıkmadık. 

Dünya'nın bir diğer ucuna seyahat etmek için hayli yol kat ettik. Aktarmalarla birlikte iki kez 22 saatlik uçuş yaptık. Amerika kıtasının en güney ucunu dolaşarak, 17 günde dört ülke, irili ufaklı 14 şehir gezdik. Gezimizde,  28.000 km. si uçakla, 7.410 km. si gemiyle, ve yaklaşık 1.000 km.si de uğradığımız limanlardaki kara gezilerinde olmak üzere toplam 37.000 km. yol kat ettik.

Ama bu kadar zahmete gerçekten değdi. Muhteşem doğal güzellikler ve çok farklı kültürler barındıran bir rota üzerinde gezdik. Norveç kıyılarındaki fiyordların bir eşi olan Şili fiyordlarını, glasiyerleri, denizcilerin korkulu rüyası Horn burnu dahil güney denizlerinin sert yüzünü, doğanın acımasızlığını gördük. Bu vahşi doğada yaşamayı başarmış bölgenin eski sakinlerinin medeniyet karşısında ne kadar savunmasız kaldıklarını ve soykırıma uğradıklarını üzülerek öğrendik. Panama kanalının açılması ile bir anda dış dünya ile iletişimleri kesilen yerleşimlerin hayatta kalabilmek için geliştirdikleri düzeni ve dondurarak korudukları kültürlerini inceledik. Çok şey öğrendik, değerli anılar biriktirdik. Bütün bunları da Emerald Princess'in beş yıldızlı yüzen tatil köyü konforunda, farklı showları izleyerek, güzel sunumları dinleyerek ve çok güzel yemekler yiyerek gerçekleştirdik. Geminin en üst salonunda 24 saat açık büfenin sağladığı çay, kahve ve değişik tadlar eşliğinde, fiyord manzaralarını seyrederek dostlarımızla yaptığımız sohbetler de tabii ki doyumsuzdu. 

EMERALD PRİNCESS

15 gün boyunca evimiz gibi benimsediğimiz Emerald Princess, 113.000 tonluk, 300 metre uzunluğunda, 19 katlı yüzen bir tatil köyü kıvamında dev bir gemi. Gemi 2007 yılında denize indirilmiş ve 2015 yılında tümüyle yenilenmiş. Maksimum yolcu kapasitesi 3.573. Ancak genelde 3.000 düzeyinde yolcu ve 1.200 civarında mürettebat ile sefere çıkıyor. Penceresiz iç; kısmı manzaralı ve tam manzaralı pencereli dış, balkonlu standart ve süit olmak üzere çok farklı özelliklerde ve buna bağlı olarak farklı fiyatlarda 1356 kamarası var.

Gemide yolcuların rahat etmesi, eğlenmesi ve beslenmesi için her şey en ince detayına kadar düşünülmüş. Tüm gün boyunca çeşitli etkinlerin düzenlendiği bir büyük Tiyatro Salonu, tam teşekküllü bir casino, resim galerisi, hediyelşik eşya ve mücevher dükkanları, puro kübü, özel barlar ve dört ayrı etkinlik ortamı var. Yüzme Havuzu, Basketbol Sahası, yürüyüş pankurları ve de çocukların alınmadığı özel fıtness ve spa merkezi de biraz daha fazla hareket isteyen kişiler için.  

En büyük sorun geminin tüm bu olanaklarına hakim olmakta.  Sunulan o kadar çok hizmet ve hergün gerçekleşen o kadar çok güzel ve farklı program var ki, bunları takip etmek, sıraya koymak başlı başına bir uğraş.  İlk bir kaç gün keşif ve adaptasyon ile geçiyor.  En doğrusu geziye çıkmadan evvel bu konuda detaylı bilgi almak. Gezinin her yönü ile eksiksiz geçmesi için yola çıkmadan çok önce planlama yapmanızı öneririm.